Nasıh |
Nasihat eden, öğüt veren... |
Sonalp |
Sonuncu, son doğan yiğit,... |
Şâdnâk |
Gönlü memnun. |
Tayuk |
İnce, kibar genç. |
Üçok |
Oğuz destanına göre sol kolda... |
Münci |
İnca eden, kurtaran, halaskar... |
Zekavet |
Zeka, zekilik. |
Yalçuk |
1. Parlak, parlayan. 2. Elçi. |
Berksu |
Soğuk ve keskin su. |
Laleruh |
1. Lale yanaklı, yanağı lale... |
Mücmel |
Kısa ve az sözle anlatılmış,... |
Lâyih |
1. Parlak, parlayan. 2.... |
Oktar |
Ok taşıyıcı / Ok+dar (... |
Tacim |
Noktalama, noktalatma. |
Ünüvar |
1. Ünü var. 2. Ünlü tanınmış... |
Göktepe |
Mavi tepe. |
Tıraz |
1. İpek ve sırma ile işleme.... |
Tekinalp |
Tek ve eşsiz yiğit. |
Bayru |
(bkz. Bayrı). |
Koçaş |
1. Kılavuz, rehber. 2. Yağmur... |
Erkılıç |
Kılıç gibi keskin güçlü yiğit. |
Nişanbey |
(bkz. Nişan). |
Yılma |
Vazgeçme, korkma, doğru... |
Keffaret |
1. Günahı örten anlamına... |
Cazim |
1. Kesin. 2. Kesin kararlı.... |