|
Gazi |
Savaşta yara alan |
|
Necâh |
İsteğine ulaşma. Kurtulma.... devamı |
|
Keleş |
Güzel yakışıklı, bahadır. |
|
Nehib |
1. Dehşet, korku. 2. Yağmacı... devamı |
|
Dürüst |
1. Doğru, düzgün, sağlam. 2.... devamı |
|
Nesim |
Hoşa giden hafif rüzgar |
|
Egehan |
Engin denizlerin hükümdarı |
|
Nedret |
Az bulunan, seyrek |
|
Mültemi |
Parlayan, parıldayan. |
|
Eriker |
Becerikli, yürekli adam. |
|
Nebil |
1. Yüksek meziyet ve onur... devamı |
|
Erberk |
Şimşek gibi yiğit |
|
Nedim |
Yakın dost, samimi arkadaş |
|
Canib |
Ön taraf, cihetTürk dil... devamı |
|
Ehil |
1. Sahip, malik. 2. Becerikli... devamı |
|
Göksu |
1. Türklerin oturduğu birçok... devamı |
|
Tanseli |
Tan seli. |
|
Mebrur |
Beğenilmiş, hayırlı, yararlı. |
|
Erben |
(bkz. Eralp). |
|
Mehveş |
Ay gibi, ay yüzlü, güzel.
Ay... devamı |
|
Cemşid |
Cemşasb'ın babası. |
|
Efras |
Atlar, beygirler, kısraklar. |
|
Müferrec |
1. Meydanı olan, geniş. 2.... devamı |
|
Vergi |
Bir kimsenin doğuştan sahip... devamı |
|
Dağhan |
Eski Türklerde dağ tanrısı... devamı |
